Oruç Sayfası

Oruç Sayfası, Ramazan oruçları, nafile oruçlar, muharrem orucu, recep, şaban, aşure

Oruç yaşlanmayı geciktiriyor!

Hücre yenilenmesini artıran oruç; kansere yakalanma riskini azaltıyor, yaşlanmayı geciktiriyor, algı ve öğrenme seviyemizi maksimuma çıkarıyor. Ramazan ayında oruç tutmanın faydalarını ve sakıncalı olduğu durumları Uzman Dr. Mehmet Yavuz anlatıyor…

Ramazan ayında oruç tutmak fiziksel ve zihinsel sağlığımıza büyük ölçüde katkı sağlıyor. Bedenimizi ve irademizi disipline sokan oruç, açlık sınırında olan insanları anlamayı ve gün içinde hoşgörüyle hareket etmeyi öğretirken, zihnimizin de daha pratik çalışmasına fırsat verir. Sindirimle zaman harcamayan vücudumuz, öğrenme, algılama ve hafıza yeteneğine odaklanır. Özellikle reklam dünyasının insanları bilinçsizce tüketime yönlendirdiğini belirten Dr. Mehmet Yavuz, tedbir alınmadığı takdirde 2050 yılında büyük çoğunluğun obezite ile karşı karşıya kalacağını hatırlatarak oruç tutmanın hem bireysel hem de toplumsal sağlık için bulunmaz bir fırsat olduğunu dile getirdi.

Oruçla ilgili merak ettiğiniz soruların yanıtları!

Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan ''Oruç'' ile ilgili kitapçığa göre, mazeretsiz bozulan oruç hem kaza, hem de ceza olarak 60 gün kefaret gerektiriyor.

Diyanet İşleri Başkanlığı'nca oruçla ilgili hazırlanan kitapçıkta, orucun önemine dikkat çekildi. Oruçla ilgili akla gelebilecek bir çok sorunun cevabına yer verilen kitapçıkta, oruç ibadetinin kanaatkarlığı güçlendirdiğine işaret ediliyor. Orucun, ansızın gelecek sıkıntılara karşı insanlara dayanıklı olmayı öğreten bir öğretmen olduğu vurgulanan kitapçıkta, aklı ergenlik çağına ulaşmış, bir engel ve mazereti olmayan her Müslümanın Ramazanda oruç tutmasının farz olduğu belirtiliyor.

Oruç tutarken nelere dikkat etmeliyiz?

Oruç tutanların yeteri kadar su tüketmeleri, ramazan süresince uyku düzenlerine dikkat etmeleri gerekir. Uykusuzluk, baş ağrısı ve tansiyon düşüklüğüne yol açabilir.

Ramazan’da metabolizma hızı düştüğünden kilo almak kolaylaşır. Bu nedenle, bol kalorili, ağır yiyeceklerden uzak durulmalıdır.

İftarda mideye aniden yüklenmek, hazımsızlığa neden olabilir.

Ramazan’da sindirim sistemi sorunları yaşamamak için başta kuru kayısı olmak üzere kuru meyvelerden tüketmeye özen gösterilmelidir.

Sahura kalkmadan oruç tutulursa, aç kalma süresi uzayacağından metabolizma hızı düşer, halsizlik, baş ağrısı görülebilir.

Kilo almadan oruç tutmak mümkün mü?

Ramazan ayı boyunca sağlıklı kalmak için yeterli su alımına dikkat etmek gerekiyor.

Bu yıl Ramazan yazın en sıcak ve en uzun günlerine rastladığı için oruç tutma zamanı da 16 saati aşan bir süreye denk geliyor. Bu süreçte açlıktan çok, hava sıcaklığı nedeniyle susuzluk daha zorlayıcı olacak…

Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Yasemin Bradley, bu zor süreçte doğal mineralli ve pH seviyesi yüksek su tüketiminin hayati bir önem taşıdığını belirterek, “Bu özelliklere sahip suları tüketirseniz, böylece sadece sıvı ihtiyacınızı değil, mineral ihtiyacınızı da karşılamaya yardımcı olacaksınız” dedi.

Oruçluyken bayılma riskine dikkat!

Uz. Dr. Murat Görgülü, sıcak havalarda oruç tutarken sağlıklı kalmak için önerilerde bulundu.

Bayılma riskine dikkat!

Oruç tutulan dönemde sıvı kaybına dikkat edilmezse; halsizlik, kas krampları, çarpıntı, ateş çıkması gibi bulgular oluşur, daha fazla su kayıplarında tansiyon düşmesi ve bayılma gözlenebilir. Sıvı kaybı ile birlikte direkt güneş ışığına maruz kalma olursa sıcak çarpması tablosu da gelişebilir.

Bol sıvı almak sağlıklı kalmanın ilk şartı

Özellikle sıcak havalarda sıvı tüketimi çok önemlidir, oruç tutan kişilerin iftar ve sahur yiyeceklerini hafif ve sulu yemekler olarak düzenlemesi, iftar ve sahur arası sıvı tüketimine özen göstermeleri gerekmektedir.

İşiniz yoksa sokağa çıkmayın

Diyabetlilere oruç önerileri

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız, Tip 2 diyabet hastasının, oruç tutarken hekiminin önerdiği sayıda gün içinde şeker ölçümünü mutlaka yapması gerektiğini belirterek, ''Kan şekeri değeri 60'ın altındaysa ya da 300'ün üzerindeyse o gün tutulan orucu bırakmak gerekiyor'' dedi.

Prof. Dr. Yıldız, tüm dünyadaki diyabetli hasta sayısının yüzde 90-95'ini oluşturan Tip 2 diyabetli kişilerin, sağlıklarını kaybetmeden oruç tutabilmeleri için dikkatli olmaları gerektiğini söyledi.

Oruç tutmak ziyafet değil, ibadettir!



Oruç tutmanın ruhsal olarak yararlarının yanı sıra vücut üzerinde de fiziksel olarak olumlu etkileri vardır. Her şeyden önce sindirimsiz geçen sürede vücut kendini temizlemek, onarmak, yenilemek için zaman bulur. Bu sürecin ne anlam ifade ettiğini ve vücut üzerindeki metabolik etkilerini dikkatle düşünürsek manen ve fiziksel olarak ramazan ayını mükemmel bir şekilde değerlendirme şansını kaçırmamış oluruz.

Kalp ve şeker hastaları oruç tutabilir mi?



Dr. Tolga Özyiğit, uzun süreli açlığın kalp hastaları üzerine bir takım olumsuz etkileri olduğunu belirterek, beslenmenin gün içinde kısıtlı bir zamana sıkıştırılmasının, fazla miktarda ve ağır yiyeceklerin yenmesinin ve ilaç kullanımının aksamasının bu olumsuzluklara neden olduğunu belirtti.

Kalp ve tansiyon hastaları oruç tutabilir mi?



Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Akdemir, kalp ve tansiyon hastalarının oruç tutmalarının önünde engel bulunmadığına belirtti ve şunları kaydetti:

''Kalp ve tansiyon hastaları kesinlikle oruç tutabilir, buna engel yok ama hastaların özellikle iftarda ve sahurda bol miktarda su almalarını öneriyorum. Daha önce almakta olduğu ilaçları gündüz değil, gece almalarını öneriyoruz.''

Diyabet hastaları için oruç tutmanın altın kuralları



Ramazan ayı geldi… Oruç tutmanın verdiği huzurla birlikte hep beraber kurulan ve ziyafete dönüşen iftar sofralarının o davetkâr çağrısı başladı.

Ancak bu dönemde diyabet gibi kronik hastalıkları olanların sağlıklarına daha çok dikkat etmeleri gerekiyor.

Diyabet hastalarının oruç tutması konusunda genel yasaklama ya da genel izinler yerine ‘hastaya özel’ kararlar verilmesi gerektiğinin altını çizen Hisar Intercontinental Hospital İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Halil Kutlu Erol oruç tutması riskli olan diyabet hastalarını ve Ramazan’ı nasıl geçirmeleri gerektiğini anlattı.

Oruç vakti ne zaman başlıyor

Oruç vaktinin ne zaman başladığı aslında ramazan ayı boyunca en çok karıştırılan konulardan birisi

ORUÇ vakti takvimlerde imsak olarak yazan saat ile başlar

Yani sabah ezanı okunmadan önce oruç vakti başlamış olur.

Bazıları bu konuyu karıştırıp güneş doğdugunda başladıgını sanıyor. Bu kesinlikle yanlıştır.

Oruç vakti güneşin doğması ile başlamaz. Sabah ezanı okunmadan önce başlar. Bunun için takvimde İMSAK yazan kısma bakmak lazım.

aman dikkatli olun.

2013 oruç ne zaman başlıyor?

2013 yılında Ramazan ayı oruçları 9 Temmuz 2013 tarihinde başlıyor.

8 temmuz pazartesi gecesi sahura kalkılacak.

Oruç başlangıcı Ramazan başlangıcıdır. Ramazan ayı bu sene 9 Temmuz'da başlayacak ve 30 gün sürecek... 9 temmuz günü oruçlu olacağız!
8 Ağustos ise bayram...

Sahur Vakti Ne Zaman Biter

En çok merakedilen bu. Sahur vakti ne zaman bitiyor. Oruç tutan bir çok kişi ramazanın birinci günü bunu karıştırmakta.

Sahur vakti, sabah ezanı okunmadan önce bitmektedir. Sahur vaktinin ne zaman bittiğini öğrenmek için takvim ya da imsakiyelerde yazan İMSAK olarak geçen kısma bakmanız gerekir.

Sakın ola ki güneş doğuncaya kadar yemeyin. Bazıları yanılıp öyle sanmakta ama asla öyle değildir. Sahur vakti sabah ezanından önce biter..

Aman dikkat ediniz. Oruçlarınızı kazaya bırakmayınız!

"Elhamdülillah Müslüman'ım diyen orucu da seve seve tutar"



Erzurum'un manevî dinamiklerinden Veli Velioğlu Hocaefendi, sıcak havalar nedeniyle orucun nefse zor gelme durumunu değerlendirdi. Velioğlu Hocaefendi;
"Elhamdülillah Müslüman'ım. Bundan dolayı bu ordunun en güzel askeri olmak isterim." düşüncesine sahip olan kişinin orucu seve seve tutacağını belirtti.

Oruçluyken diş dolgusu yaptırmak orucu bozar mı?



Diş tedavisi sırasında boğazdan aşağıya, bedenden içeriye bir şey gitmezse, mesela kan ve ilaç yutulmazsa oruç bozulmaz. Bununla beraber, şüpheden kurtulmak için bu gibi acil olmayan tedavileri iftardan sonraya tehir etmekte isabet olduğu unutulmamalıdır.

İğnenin orucu bozup bozmayacağı, kullanılış amacına göre değerlendirilebilir. Ağrıyı dindirmek, tedavi etmek, vücudun direncini artırmak, gıda vermek gibi amaçlarla enjeksiyon yapılmaktadır. Gıda ve keyif verici olmayan enjeksiyonlar, yemek ve içmek anlamına gelmediklerinden orucu bozmazlar. Ancak gıda ve / veya keyif verici enjeksiyonlar orucu bozar. Hastaya serum veya kan verilmesi de, aynı hükme tabidir.